Zararlı, Yararlıya Dönüşebilir mi? Overengineering.

Gizem Saruhan
3 min readMar 8, 2022
Photo by SUNBEAM PHOTOGRAPHY on Unsplash

Bugün canım overengineering (aşırı mühendislik) yapmak istiyor. Belki de sprintteki sıradan bir task’ı ilerletmek istemiyorum ve bugün gerçekten ve sadece overengineering yapmak istiyorum. Çok geçerli bilimsel sebeplerim olmak zorunda değil. Bugün belki de gerçekten arkadaşlarımın sandığı gibi uzay mekiğinde çalışıyor gibi hissetmek istiyorum. Elimde farklı teknolojileri kullanacağım bir projem yok diye bir teknolojiyi kullanmadan hayatıma devam etmek zorunda değilim. Bugün elimde geçerli bir sebebim olmadan, yaptığım overengineering dahi olsa, kullanabileceğim şeyleri kullanmak, belki de sadece adını duyduğum teknolojilerle proje geliştirmek istiyorum.

Kısa bir süre önce zihnimden bu cümleler sırayla geçti. Aslında çok küçük bir scriptle elde edebileceğim bir datayı machine learning ile elde etmek istedim. “Bu projeye gerek yok” — “gerek olmasa da yapmak istiyorum” ikileminde sıkça gidip geldikten sonra bulduğum fikrin beni gerçekten çok heyecanlandırdığını ve yapmak konusunda takıntılı hale geldiğimi fark ettim. Netice olarak tüm kötü hisleri bırakıp projeye başladım, insan her zaman gözlerinin içini parlatan işler yapmıyor sonuçta.

Bu yazıda ise kendimi bu denli heyecanlı hissettiren, hatta kaybettiğim motivasyonumu geri getirecek kadar etkili olan bir işi yapmak ve yapmamak arasında neden bu kadar kararsız kaldığımdan ve beni bu projeden uzak tutan etkenlerden bahsetmek istiyorum.

Biz insanlar, davranışlarımızı kategorilere göre sergiliyoruz. Bir kare gördüğümüzde “bu bir kare, kareye şu şekilde davranırım” diyoruz. Bir üçgen gördüğümüzde, daire gördüğümüzde herbir kategori için ayrı ayrı belirlediğimiz spesifik davranış tarzlarını sergiliyoruz. Fakat karşımıza daha önce kategorilendirmediğimiz karmaşık bir şekil çıktığında kısa süreli şaşkınlıkla ne yapacağımızı bilmediğimiz bir noktada buluyoruz kendimizi.

Yazılım sektöründe de insanlarda çok fazla kategorize etme eğilimi olduğunun farkındasınızdır. Yıllardır ‘hangi dil en iyisidir’den tutun, ‘monitor arkasındaki ışık ne renk olmalı’ ya kadar manalı manasız birçok konuyu kategorize etmeye çalıştık. Ve sonra fark ettik ki en iyi dil değişkendir, isteyen istediği ışığı kullanır, istemeyen ışık kullanmaz. Evet, birçok şeyin saçmalık olduğunu ve net kuralları olmadığını çoktan fark ettik fakat hala bazı konularda değişmez katı kurallar koymaya çalışıyoruz. Bir yanda sürekli scale etmek, esnek olmak, değişime adapte olabilmek konularının öneminden bahsederken neden diğer tarafta her günün her saati her işe karşı aynı tavırla yaklaşmamız gerektiğini hissediyoruz? Çünkü kategorilerle yaşıyoruz.

Geçme notu 65 olan bir sınavdan 64 aldığınızda başarısız kategorisindesiniz, 65 aldığınızda başarılı kategorisinde. Halbuki 64 ve 65 arasında yalnızca 1 puan var. Sizi başarılı veya başarısız olarak bir kategoriye sokabilecek olan yalnızca minicik anlamsız 1 puan… Adil veya mantıklı görünmüyor. Bu yüzden, keskin sınırların zararlı olduğunu düşünüyorum. Bir fikri, bir insanı, bir işi asla kategorize etmemek ve günün koşulları ne gerektiriyorsa o şekilde aksiyona geçebilmek gerekiyor.

Konumuz özelinde indirgemek gerekirse, sözlükteki tanımına göre overengineering; malzeme, zaman ve para gibi kaynakların boşa harcanmasına sebep olan bir eylemdir. Minimalistlerin de çokça söylediği “less is more” (az çoktur) felsefesinin tam karşıtıdır. Bu sebeple de eleştirilen bir kavramdır. Yani maalesef overengineering’in zararlı olarak kategorilendirilmiş bir eylem olması, beni bu gözlerimi ışıldatan projeden uzak tutan ana sebepti.

Bir süre bunu çok fazla düşündükten sonra tüm bunları bir mit olarak görmeye başladım. Ve şunu fark ettim ki, zararlı denilen bir şey gün gelip başka hiçbir şeyin vermediği motivasyonu veriyorsa, o günün en yararlı şeyi olabilir. Aksi halde hiçbir hamilelikte antibiyotik kullanılamazdı. Benim için bu projenin t anında yaratacağı fayda daha fazla olduğu için, projeyi tüm o olumsuz eleştirilere rağmen yapmaya karar verdim.

Tabi ki her gün overengineering yapmak her sorunu daha maliyetli şekilde çözmek rutinleşirse o noktada bir problem oluşacaktır. Fakat ara sıra faydalı gelecekse bence overengineering yapmak gibi bir durumla yüz yüze geldiğimizde, özgür hissetmeliyiz ve huzursuzluk duymamalıyız.

Yorumlarınızı bekliyorum. Bu arada yazıyı beğendiyseniz alkış ile beni haberdar edebilirsiniz.

Önceki Yazım ->
Sonraki Yazım ->

--

--