Hedefe Ulaşmada Growth Mindset.

Gizem Saruhan
3 min readNov 20, 2022

Yazıyı dinlemek için->

https://unsplash.com/photos/8ERJGNB-NHA

Sinirbilimci Dr. Andrew Huberman’ın motivasyon eksikliği ve dolaylı olarak dopamin hakkında konuştuğu bir video izledim. Videoda Huberman, oldukça net bir şekilde dopamin sistemimizi sıkı çalışma ve motivasyon için nasıl ayarlayabileceğimizden bahsediyor. Daha önce yapılan bir deneyle birlikte, dopaminin çok çalışma sonrasında gelen bir ödül uğruna sıkı çalışmayı daha da zor hale getirebileceğini ve gelecekte nasıl sıkı çalışmaya daha az eğilimli olmamıza sebep olabileceğini açıklıyor.

Anaokulundaki çocuklar resim çizmeyi sevdikleri için resim çizerler. Deneyde araştırmacılar resim çizmeyi seven bu çocukları alıyorlar ve onlara çizdikleri her resim için ödül olarak genellikle bir altın yıldız ya da küçük bir çocuğun ödüllendirici bulabileceği bir şey vermeye başlıyorlar. Sonra onlara altın yıldızı vermeyi bırakıyorlar ve çocukların kendi başlarına çizmeye karşı eğilimlerinin epey düştüğünü görüyorlar. Halbuki bu, çocukların bir ödül almadan önce içsel olarak keyif aldıkları ve yapmayı sevdikleri bir aktiviteydi.

Deneyden çıkan sonuç da destekliyor ki; kendi kendimize bir şey için ödül vermiş olsak bile, ödülü uyandıran gerçek aktiviteyle daha az zevk ilişkilendirme eğilimindeyiz. Eğer bir ödül sayesinde dopaminde bir zirve elde edersek, bu ödül taban seviyemizi düşürüyor ve bilincimiz bu aktiviteyi zevk için değil, ödül için yaptığımız şeklinde yorum yapıyor.

Bir gün. Bir doğum günümde. Mum üflemeden önce dileğimi tutuyorum. Dileğim bir türlü gerçekleşmiyor. Eğer kayan bir yıldız görürsem hemen dilek tutabileceğimi öğreniyorum bir gün. Her akşam saatlerce balkonda oturuyorum. Gözümü gökyüzüne dikip. Dileğim bir türlü gerçekleşmiyor.

Çocukluğuma dair hatırladığım anların büyük bir bölümü, kendi kendimi sabote ettiğim bu yılların getirdiği hayal kırıklığı hissiyle dolu. O ödülü o kadar çok bekliyorum ki, ulaşamamış olmam çok sevdiğim doğum günlerim ve yıldızların keyfini çıkaramamama sebep oluyor.

Stanford Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde profesör olan Carol Dweck ve onun ortaya attığı Growth Mindset”, çabalamanın kendisini nihai hedef olarak gösterir. Şu an henüz belirlediğiniz X yerinde değilsiniz fakat, buraya gidene kadar gösterdiğiniz tüm çaba sizin nihai hedefinizdir der. Ve bu bakış açısı, muazzam performanslar ortaya koyar.

İlk kez çello çalmaya başladığımda, yayım tellerle buluştuğu anda çıkaracağım kötü sesten o kadar korkuyordum ki uzun bir süre hocamla sadece yüksek sesle çalabilmem için pratik yaptık. Tek gayem (hedefim) bir şarkıyı baştan sona duraksamadan, metronom kaçırmadan, doğru tonda çalabilmekti. Zira bu sebeple şarkı söylerken de hep sessiz sessiz söylerdim back vokal gibi. Korkuyordum. Hatalarımı göstermekten. Bir hedefe koşarken başarısız olmaktan korkuyordum. Çellomu elime aldığımda kalbim hızlı hızlı atmaya başlıyordu.

Zamanla bu korku yavaş yavaş silinip gitmeye başladı. Hedef odaklı değil, değer odaklı olmayı öğrendikten sonra sonuç ne olursa olsun, sürecin tadını çıkarabilmeyi ve süreci analiz edebilmeyi öğrendim. Çello öğrenmeye çalıştığım 2 sene boyunca, her pratiğimi video çekip sonrasında kendimi izlemek bana -4 sene sonra hala- çok akıcı çello çalamıyor oluşumu kabullenme şansı sundu. Böylece hedefime ulaşamamanın üzüntüsünü yaşamak yerine dünün üstüne koyabildiklerimin sevincini yaşadım. Bu sayede çellomu elime almak bana artık stres değil motivasyon veriyor. Teşekkürler Growth Mindset!

Umarım faydalı bir yazı olmuştur. Yorumlarınızı bekliyorum. Bu arada yazıyı beğendiyseniz alkış ile beni haberdar edebilirsiniz. 🤘🏻

Önceki Yazım ->
Sonraki Yazım ->

--

--